İş Sahibinin (Müvekkilin) Hakları ve Yükümlülükleri
İş sahipleri ücretini ödediği tarafı oldukları sözleşmeye dayanarak işin sadakatle ve özenle
yapılmasını ister. TBK 506. Madde şöyledir. “Vekil, vekâlet borcunu bizzat ifa etmekle
yükümlüdür. Ancak vekile yetki verildiği veya durumun zorunlu ya da teamülün mümkün kıldığı
hâllerde vekil, işi başkasına yaptırabilir. Vekil üstlendiği iş ve hizmetleri, vekâlet verenin haklı
menfaatlerini gözeterek, sadakat ve özenle yürütmekle yükümlüdür. Vekilin özen borcundan
doğan sorumluluğunun belirlenmesinde, benzer alanda iş ve hizmetleri üstlenen basiretli bir
vekilin göstermesi gereken davranış esas alınır.” Avukat iş sahibinin işlerini gerekli özeni
göstermekle yükümlüdür. Özenli bir şekilde yapmadığı halde sözleşme ihlali söz konusu olur. Bu
ihlal karşısında iş sahibi maddi veya manevi zarar görürse avukat bu zararı tazmin etmekle
mükelleftir. Eğer başka bir avukat yetki belgesiyle bu ihlali gerçekleştirirse yetki belgesiyle ihlali
gerçekleştiren ve vekaletname ilişkisiyle bağlı olan avukat zarardan müteselsil olarak sorumlu
olacaktır. Avukat aldığı işi müvekkilinin yani iş sahibinin haklarını ve çıkarlarını enüst seviyede muhafaza edip uygulamakla mükelleftir. Avukat bilgi, beceri ve davranışlarıyla,
hem müvekkilinin, hem mahkemelerin, hem de meslektaşlarının saygısını kazanmalıdır.
Yargıtay 13. H.D. 2011/6338 E. 2012/884 K. Sayılı kararında; avukatın özen borcunun
objektif sorumluk olup subjektif nedenler avukatın sorumluluğunu ortadan kaldırmaz.
Basiretli bir avukatın mazeretsiz olarak duruşmaya katılmaması, bunun sonucunda da
dosyanın müracaatta bırakılması, üstelik bir süre sonra aynı olayın tekrar etmesi, “özen
borcu” konusundaki yükümlülüğün yerine getirilmediğinin açık bir göstergesidir. Bu konuda,
“işlerin yoğunluğu”,” adliyenin geniş ve mesafeli olması”,” duruşma saatlerinin çakışması”
gibi subjektif nedenlerin dikkate alınması ise mümkün değildir.
Yargıtay 13. H.D. 12.09.2012 tarih ve 2012/13627 E. 2012/19156 K. Sayılı kararında
boşanma davasına verilen cevap dilekçesinde bariz yanlışların ve çelişkilerin olması nedeniyle
müvekkil aleyhinde zarar verici neticeler doğurmasa da bu durum, özen borcunun ihlalidir.
Yargıtay 13. H.D. 23.01.2014 tarih ve 2013/4914 E. 2014/1687 K. Sayılı kararında;
avukatlık sözleşmesinin tarafı olmayan fakat aynı büroda faaliyet gösteren ve yetki belgesi ile
davaları takip eden avukatın müvekkile verdiği ibranamenin sözleşmenin tarafı olan avukatı
da bağlayacağına içtihat etmiştir.
İş sahibi, işin sonuna kadar takip edilmesini isteyebilir. Avukatlık Kanunu 171. Maddede
açıklanmıştır. “Avukat, üzerine aldığı işi kanun hükümlerine göre ve yazılı sözleşme olmasa
bile sonuna kadar takip eder.” İş sahibi, sözleşmeye dayalı olan konu açısından avukatın
dosya veya iş kesinleşinceye kadar takip etmesini bekler. Aksi bir durum ancak sözleşmeye
yazılırsa avukat bu yükümlülükten kurtulmuş olacaktır.
İş sahibi başka avukatlarla da işin yapılması için anlaşabilir. Avukatlık Kanunu 172. Maddede
açıklanmıştır. “İş sahibi, ilk anlaşmayı yaptığı avukatının yazılı muvafakatı ile, başka avukatları
da işin kovuşturma ve savunmasına katabilir.” İş sahibi bir veya birden çok avukatı
görevlendirebilir. Ancak yukarıda avukatların hakları kısmında açıkladığımız üzere belirli
koşulları ve aksi halde yaptırımları olacaktır. Ancak CMK 149/2 gereği sınırlar belirlenmiştir.
“Soruşturma evresinde, ifade almada en çok üç avukat hazır bulunabilir. Örgüt faaliyeti
çerçevesinde işlenen suçlar bakımından yürütülen kovuşturmalarda, duruşmada en çok üç
avukat hazır bulunabilir.” Görüldüğü üzere iş sahibi soruşturma evresinde ve kovuşturma
aşamalarında en çok üç avukatla savunma yapabilecektir.
İş sahibi avukatını azil hakkına sahiptir. HMK 81. Maddede açıklanmıştır. “Vekilin azli veya
istifasının, mahkeme ve karşı taraf bakımından hüküm ifade edebilmesi için, bu konudaki beyanın
dilekçeyle bildirilmesi veya tutanağa geçirilmesi ve gerektiğinde ilgilisine yapılacak tebligat
giderinin de peşin olarak ödenmesi zorunludur.” Sözleşme serbestisi olduğu üzere avukatlık
sözleşmesinin tarafları da tek taraflı irade beyanlarıyla sözleşmeyi feshedebileceklerdir. Avukatın
istifa hakkı olduğu kadar, iş sahibi de azletme hakkına sahiptir. Azlin haklı veya haksız olması
avukatın kazanacağı ücretin akıbetini de belirleyecektir. Haksız ve gerekçesiz bir biçimde yapılan
ve bildirime muktedir azil geçerli olacaktır.
İş sahibinin avukata olan yükümlülükleri şu şekildedir;
Vekalet verme (HMK madde 73)
Ücret ödeme (Avukatlık Kanunu M. 163 ve 164)
Masraf ve avans verme (Avukatlık Kanunu M. 173)
Bilgi ve belge temin etme
İş sahibinin adres değişikliğini bildirme (Avukatlık Kanunu M. 175)
Haklarla yükümlülüklerin kesiştiği maddeler yukarıda açıkça anlatılmıştır. Fakat
kesişmeyen yükümlülükler açıklanmaya muhtaçtır. Avukat iş sahibi adına işlemler
yapabilmek için vekaletnameye ihtiyaç duyacaktır. HMK m. 73 şöyledir. “Davaya vekâlet,
kanunda özel yetki verilmesini gerektiren hususlar saklı kalmak üzere, hüküm kesinleşinceye
kadar, vekilin davanın takibi için gereken bütün işlemleri yapmasına, hükmün yerine
getirilmesine, yargılama giderlerinin tahsili ile buna ilişkin makbuz vermesine ve bu
işlemlerin tamamının kendisine karşı da yapılabilmesine ilişkin yetkiyi kapsar.” Ayrıca bazı
davalar avukat eliyle açılacaksa özel yetki gerekebilir. Avukatın davalarda işlem yapabilmesi
için o yetkileri de içeren özel vekaletname düzenlenmesi gerekir. Vekaletnameler Türkiye’de
noterler, yurtdışında ise konsolosluklar aracığıyla düzenlenebilecektir.
TBB Disiplin Kurulu 31.03.2018 tarih ve 2018/21 E. 2018/327 K. Sayılı kararında;
vekaletnamenin düzenlenmesinin o işi mutlaka avukatın kabul ettiği anlamına gelmediğine,
salt dosya incelemek için bile vekaletnamenin istenebileceğine karar vermiştir.
Yargıtay 13. H.D. 19.10.2011 tarih ve 2011/5751 E. 2011/14679 K sayılı kararında; vekil
edenin henüz ücret hususunda anlaşma sağlanmadan vekaletnamenin mahkemeye sunulduğu
savunması karşısında akdin esaslı unsurlarında tam anlaşma sağlamadan vekaletname veren
müvekkilin dolayısıyla bunun sonucunda da kendisinin katlanması gerektiğini içtihat etmiştir.
Avukat ve iş sahibi arasında düzenlenen sözleşmede aksi bir hüküm yoksa, iş sahibi
avukatın yapacağı masrafları ve avansı vermekle yükümlüdür. Avukatlık Kanunu m. 173
şöyledir. “Avukata tevdi edilen işin yapılması veya yapıldıktan sonra sonucunun alınması için
gerekli bütün vergi, resim, harc ve giderler iş sahibinin sorumluluğu altında olup, avukat
tarafından ilk istekte avukata veya gerektiği yere ödenir. Bu harcamaların avukat tarafından
yapılabilmesi için, yeteri kadar avansın iş sahibi tarafından verilmiş olması gerektir.
Avukatın iş için yapacağı yolculuk masrafları ve bulunduğu yerden ayrılma tazminatı,
anlaşma gereğince iş sahibi tarafından ayrıca ödenir. Bu giderler peşin olarak ödenmedikçe
avukat yolculuğa zorlanamaz. Bu hükmün aksine sözleşme yapılabilir.” Masrafların
açıklaması açıkça yazılacağı makbuz düzenlenmesi suretiyle ya da hesaba yatırılması gerekir.
İşin sonunda avanstan kalan ücret müvekkile iade edilmelidir.
TBB Disiplin Kurulu 19.07.2014 tarih 2014/265 E. 2014/449 K. Sayılı kararında; avukata
tevdi edilen işin yapılması veya yapıldıktan sonra sonucunun alınması için gerekli bütün
vergi, resim, harç ve giderlerin iş sahibinin sorumluluğu altında olduğu, yargılama
giderlerinin avukat tarafından karşılanmasının meslektaşlar arasında haksız rekabete yol açıcı
nitelikte olduğu karar altına alınmıştır.
TBB Disiplin Kurulu 01.06.2018 tarih 2018/347 E. 2018/573 K. Sayılı kararında; masraf
avansı olarak ödenen paralardan yapılan harcamalarla ilgi hesap istenilmesi üzerine, hesap
istenilmesi üzerine, hesap dökümünde istenilen gider belgesinin ibraz edilmeyerek dosyadan
çıkarılabileceğinin müvekkile bildirilmesini, meslek kurallarına aykırı olduğuna karar
verilmiştir.
İş sahibi adres değişikliğini avukata bildirmek durumundadır. Avukatlık Kanunu m. 175
şöyledir. “İş sahibinin verdiği vekaletnamede yazılı adrese avukat tarafından yapılacak her
tebliğ, kendisine yapılmış sayılır. Adres değişiklikleri en geç üç gün içinde iş sahibi
tarafından taahhütlü mektupla avukata bildirilir. İş bildirilmemesinden doğan sorumluluk iş
sahibine aittir.” İş sahibinin iradesiyle noterde düzenlenen vekaletnamede iş sahibinin adresi
ve telefon bilgileri de yer alır. Eğer adres değişikliği olacaksa bu adres değişikliği avukata
bildirilmelidir. Adres değişikliğinden doğan sorumluluk eğer bu bildirimi yapmazsa iş
sahibine aittir.